Yılbaşı akşamı Beyoğlun'da Tarlabaşı'nın kuytu sokaklarında, öldürülmüş erkeklerin en yakışıklısının belki de en kötüsünün, cesedinin bulunmasıyla başlıyor hikaye. Komiser Nevzat ve yardımcısı Ali bu gizemli cinayeti çözmeye çalışırken Beyoğlu sokaklarını karış karış geziyor çalgıcısından, hayat kadınına , ağır abilerinden mafya babalarına kadar bir çok yaşam öyküsü dinliyorlar.İşte kitapta altını çizip hayli beğendiğim iki söz;
"Azrail'e koz vermek istemiyorsan,sevdiklerinin sayısını az tutacaksın bu dünyada."
"Tanrıdan rol çalmak;birini öldürmenin anlamı budur."Kitabı okurken çok sevdiğim bir durumda kendimi Beyoğlunda gibi hissetmemdi. Bana kalırsa zaten yazar Beyoğlu aşığı. Ve Beyoğlunu gittiğimde kaybolacak kadar bilmeme rağmen Beyoğlu artık benim içinde özel bir mekan.Ayrıca restoranda yapılan muhabbetler ile verilen bilgiler beni çok etkiledi.Ve sanırım kitap rakı içmenin bir adabı olduğunu söylüyor.
Kapak tasarımı hakkında konuşmam gerekirse harika bulduğumu söyleyebilirim.Ön kapaktaki arkaplanın Beyoğlu sokaklarına benzetilmesi,kitap isminin yazılış şekli kapak sözü,
"Aşk,yaşamı,cinayet;ölümü sıradanlıktan kurtarır."
gerçekten çok güzel olmuş.Ayrıca arka kapaktaki tanıtım yazısının yazımında büyük harfler ve kitaptan farklı üç çeşit paragraf kullanılması benim hoşuma gitti.Polisiye sevenlere kesinlikle tavsiye edebileceğim bir roman.
Keyifli Okumalar !

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder